Petrol fiyatları, en büyük ham petrol ithalatçısı olan Çin’den gelen yüksek enerji talebi ve doların zayıflamasına ilişkin iyimserlik nedeniyle Cuma gününün erken saatlerinde marjinal olarak düşük işlem görmesine rağmen iki haftalık kayıp serisini kırmaya hazırlanıyor.
Brent vadeli işlemleri, 0341 GMT itibarıyla 17 sent veya %0,2 düşüşle varil başına 75,50 dolara geriledi. West Texas Intermediate (WTI) ham petrolü 16 sent düşerek yeniden %0.2 düşerek varil başına 70.46 dolara geriledi. Her iki kriter de bir önceki seansta yaklaşık %3 arttı.
Perşembe günü yayınlanan veriler, Çin’in Mayıs ayı rafineri oranının yıllık %15,4 artışla rekor seviyedeki ikinci en yüksek seviyesine ulaştığını gösterdi. Yılın ikinci yarısında Çin’in petrol talebinin güçlü bir oranda artmaya devam etmesi bekleniyor.
Yine de, Çin ekonomisi Mayıs ayında yavaşladı, daha fazla teşvik bekleniyor ve zayıf bir ekonomik görünüm piyasa duyarlılığını baskılıyor.
ABD’de Perşembe günü açıklanan veriler, perakende satışların Mayıs ayında beklenmedik şekilde arttığını ve işsizlik başvurularının geçen hafta beklenenden yüksek olduğunu gösterdi. Motorlu taşıtlar ve inşaat malzemeleri, Mayıs ayında ABD perakende satışlarını artırdı.
Dolar, diğer para birimleri karşısında beş haftanın en düşük seviyesine geriledi. Zayıf bir dolar, petrolü diğer para birimleri sahipleri için daha ucuz hale getirdiği için talebi artırıyor.
Analistler ayrıca, Petrol İhraç Eden Ülkeler Örgütü ve müttefikleri tarafından Mayıs ayında ve Suudi Arabistan tarafından Temmuz ayında fiyatları desteklemek için uygulamaya konulan gönüllü ham petrol üretim kesintilerini bekliyorlar.
Ham petrol fiyatları destek bulmakta zorlanırken, küresel büyüme görünümü, agresif faiz artırım kampanyalarından kaynaklanan ek şoklara karşı kırılgan olmaya devam ediyor.
Avrupa Merkez Bankası, Perşembe günü beklendiği gibi faiz oranlarını 22 yılın en yüksek seviyesine çıkardı. ABD Federal Rezervi bu hafta yıl sonuna kadar en az yarım puanlık bir artış sinyali verdi.
Yüksek faiz oranları nihayetinde tüketiciler için borçlanma maliyetlerini artırır, bu da ekonomik büyümeyi yavaşlatabilir ve petrol talebini azaltabilir.
