Petrol fiyatları, piyasaların Çin’deki deflasyonist göstergeleri göz ardı etmesi ve dünyanın en büyük iki petrol tüketicisinden talebin durumu hakkında daha fazla ipucu aramasıyla istikrarlı seyrediyor.
Brent ham vadeli işlemleri 8 sent veya %0,1 artışla GMT 05:00 itibarıyla varil başına 79,62 dolara yükseldi. ABD West Texas Intermediate (WTI) ham petrol vadeli işlemleri 6 sent veya %0,1 artışla varil başına 75,39 dolara yükseldi.
Hafif artış, Orta Doğu’daki potansiyel arz kesintilerine ilişkin endişelerin azalması ve ABD ile Çin’den gelen talebe ilişkin endişelerin artmasıyla birlikte Çarşamba günü her iki göstergenin de %2’den fazla düşerek Temmuz ortasından bu yana en düşük seviyesine gerilemesinden sonra geldi.
Makroekonomik faktörlerin ve teknik koşulların satıcılara şimdilik üstünlük sağlamasıyla birlikte, halen mevcut olan çekincelerin bir yansıması olarak kazançlar düşük.
Bugünkü kazanımlar muhtemelen önceki günlerde yaşanan güçlü satışların ardından istikrar kazanmaya çalışan fiyatları yansıtıyor.
Öte yandan Perşembe günü açıklanan Çin enflasyon verileri, Ekim ayında TÜFE’nin yıllık %0,2, ÜFE verilerinin ise yıllık %2,6 düştüğünü gösterdi. Bu, genel olarak TÜFE’nin %0,1 ve ÜFE’nin %2,7 düşeceğini öngören anketlerle uyumluydu.
Bu hafta başındaki gümrük verileri, Çin’in toplam mal ve hizmet ihracatının beklenenden daha hızlı daraldığını gösterdi; ancak ülkenin Ekim ayındaki ham ithalatı güçlüydü.
Petrol talebine ilişkin olumlu bir notta Çin merkez bankası yöneticisi Pan Gongsheng, ülkenin bu yıl için %5’lik yıllık büyüme hedefine ulaşmasını bekliyor.
ABD’ye ilişkin stok verileri talepte zayıflamaya işaret ediyor olabilir. Kaynaklar, Amerikan Petrol Enstitüsü’nün rakamlarına atıfta bulunarak, ABD ham petrol stoklarının 3 Kasım’a kadar olan haftada 11,9 milyon varil arttığını söyledi.
Onaylanması halinde bu, Şubat ayından bu yana en büyük haftalık artışı temsil edecek. Ancak ABD Enerji Bilgi İdaresi (EIA), sistem yükseltmesine uyum sağlamak için haftalık petrol envanteri verilerinin açıklanmasını 15 Kasım’a kadar erteledi.
Arz tarafında ise, ABD petrol arzının dirençli hale gelmesi ve Latin Amerika petrol üreticisi Venezuela’ya yönelik yaptırımların hafifletilmesinin ardından Venezuela’dan gelen yüksek üretim, fiyatlar üzerinde aşağı yönlü baskı oluşturabilir.
