Döküntü ve sızıntı

crab and crude oil spill on the stone at the beach, focus on crab

“Denizlerin Gemiler Tarafından Kirletilmesinin Önlenmesi Hakkında Uluslararası Sözleşme” ( MARPOL Convention )’ın başlıca ilgilendiği konulardan biri kazayla denize dökülen petrol, yağlı atık, balast sularının önlenmesi ve yasaklanmasıdır.

 

Rutin yakıt ikmalleri sırasında denize yakıtın dökülmesi bir dizi önemli kirlilik davalarına neden olduğu gibi, yakıt ikmal prosedürlerinin takip edilmesi sırasındaki hatalardan kaynaklanan sızıntılar veya tanımlanmış temel talimatlara uyulması hususundaki zafiyet hakkında ciddi kaygılara neden olur.

 

Deneysel analizler yakıtın genellikle yakıt tanklarındaki hava firarlarından sızdığını göstermektedir. Sonrasında yakıtın gemi sınırları dışına taşarak deniz ortamına bulaşmasıyla sonuçlanmaktadır.

 

Her kazaya neden olan ana koşullar genellikle farklıdır. Tabi ki geminin operasyonunu etkileyen dış etkenlerde yakıt sızıntısına neden olabilir. Dış faktörler dikkate alınmaksızın, sıklıkla aşağıdakilerin malum kazaların nedeni olduğu tespit edildi:

  • Sipariş edilen miktardaki yakıtın yüklendiği tanka giden valfin tamamen kapatılmaması. Bitişik tankların doldurulması sırasında yakıt bir önceki tanka farkında olmadan dolmaya devam eder, sonunda tankın kapasitesini aşar;
  • Geminin bunker planında yer alan ve operasyonlar öncesinde öngörülen maksimum yükleme hızına uyulmaması. Aşırı besleme hızının bir sonucu olarak, tankın üst çerçevelerinde hava cepleri oluşur. Yakıt tank içerisinde optimum düzeye ulaştığı zaman sıkışarak hava deliklerinden dışarı çıkar;
  • Tanklarıntopping off seviyesi için tanınan prosedürlere uyulmaması. Topping off sırasında iki alıcı tank birinin akışına karşı kapatılmıştır. Akış hızı yeterince düşürülmemiştir ve bitişik alıcı depodaki artan basınç taşmaya neden olmuştur.
  • Yakıt ikmal operasyonunun devamı sırasında yeterli aralıklarla izlemenin ihmal edilmesi taşmaya neden olmuştur.

Bunker bir geminin dinamik çalışma programının sadece bir unsurudur, ancak kritik bir operasyonu olarak kategorize edilir. Yakıt siparişi özenli bir planlamayı gerektirir. Sipariş aşamasından yakıtın ikmalinin tamamlandığı ana kadar iştirak eden tüm partilerin koordinasyon ve kooperasyonunu buyurur. 


Ticari programlar armatörler ve yakıtın sınırlı süre içerisinde siparişiyle sorumlu personel  üzerinde  baskı oluşturur.  Ancak, bunker işlemleri sırasında geminin Safety Management System’ i ile tanınan işletme prosedürlerine uyumsuzluk,  önemli maliyetler, cezalar ve döküntünün meydana geldiği yerdeki uzun süreli alı konulma, zaman kayıpları potansiyelini arttırır.  Bazı ülkelerde yakıtın kasten veya kazara denize dökülmesi cezai yargılama ve infaza neden olabilir. 


Dolayısıyla operasyonel hedeflere uygun olarak, tüm hortumlar, bağlantılar, pompalar ve tankların, donatan ve kiracılar tarafından düzenli aralıklarla kontrolleri mutlak suretle yapılmalıdır.  Bunkerist bu konuya riayet edilmesi hususunda tüm iş ortaklarıyla yürüttüğü faaliyetleri koordine etmeye kararlıdır.