Perşembe günü petrol fiyatları, en büyük ihracatçı Suudi Arabistan’ın üretimi artırmaya hazırlanırken ham petrol fiyat hedefini terk ettiği haberinin piyasaya ulaşmasıyla önceki kazanımları tersine çevirerek düştü.
Brent ham petrol vadeli işlemleri 55 sent veya %0,75 düşerek varil başına 72,91 dolara gerilerken, WTI ham petrolü 05:02 GMT itibarıyla 55 sent veya %0,79 düşerek varil başına 69,14 dolara geriledi.
Suudi Arabistan, üretimi artırmaya hazırlanırken ham petrol için resmi olmayan 100 dolarlık varil başına fiyat hedefini terk etmeye hazırlanıyor.
Petrol fiyatları, seansın başlarında, dünyanın en büyük ham petrol tüketicisi olan ABD’de artan yakıt talebi ve düşen stoklar belirtilerinin, özellikle Çin’deki küresel talep beklentilerine ilişkin endişeleri gölgelemesiyle hafifçe yükselmişti.
Çin’de, hanehalkı tüketimini canlandırmak için mali teşvike ve bu hafta Salı günü duyurulan hafifletici önlemlere ihtiyaç duyuluyor.
Libya petrolünün piyasaya geri döndüğüne dair işaretler fiyatları etkiliyor. Libya üretimindeki herhangi bir toparlanma, ABD ve Çin’deki zayıf talep endişeleriyle zaten boğuşan bir pazar için bir darbe olacaktır.
Piyasa, ABD’deki daha güçlü talebi gösteren verilere fazla dikkat etmiyor; Enerji Bilgi İdaresi (EIA) geçen hafta ABD petrol stoklarının genel olarak beklenenden daha fazla düştüğünü bildirdi.
EIA verilerine göre, benzin talebi geçen hafta günde 9 milyon varilin (bpd) üzerine çıkarken, damıtılmış ürün arzı 4 milyon bpd’nin üzerine çıktı.
Piyasaların haftanın geri kalanında ay sonu konumlandırmasına odaklanması bekleniyor. Daha sonra odak, haftanın başlarında zayıf tüketici güveni rakamları göz önüne alındığında Orta Doğu’daki olaylara dikkatle bakılarak önümüzdeki Cuma günü tarım dışı bordro rakamlarına olacak.
Salı günü yapılan bir anket, ABD tüketici güveninin Eylül ayında işgücü piyasasına ilişkin artan korkular arasında üç yılın en büyük düşüşünü yaşadığını gösterdi.
ABD tarım dışı bordro raporu 4 Ekim’de yayınlanacak.
ABD, Fransa ve birkaç müttefik, Birleşmiş Milletler’deki yoğun tartışmaların ardından İsrail-Lübnan sınırında derhal 21 günlük ateşkes çağrısında bulundu ve ayrıca Gazze’de ateşkese destek verdi.
İsrail’in askeri şefi, kara harekâtının mümkün olduğunu söyledi ve çatışmanın Orta Doğu’nun önemli petrol üretim bölgesinde daha geniş bir savaşı tetikleyebileceği korkularını artırdı.
