Ana sayfa » Petrol devleri (Big Oil) doğaya yöneliyor

Petrol devleri (Big Oil) doğaya yöneliyor

by BUNKERIST

Petrol devleri, gelir açığını kapatmak için doğaya yöneliyor.

BP ve Shell gibi petrol şirketleri, doğayı gelecekteki bir gelir kaynağı olarak besliyor ve fosil yakıt karları azaldıkça karbon kredisi fiyatlarında beklenen artışa bahis konusu oynuyorlar.

BP geçtiğimiz yıl, orman sahiplerini ve global ısınmaya neden olan emisyonlarını dengelemek isteyen şirketleri, ağaçlandırmayla buluşturan bir şirket olan Finite Carbon’a 5 milyon dolar yatırdı.

2016’da Paris’te kabul edilen iklim değişikliği hedefleri, şirketler ve ülkeleri hizaya girmeye çalışırken, büyüyen, ancak henüz olgunlaşmamış bir karbon dengeleme pazarını harekete geçirdi. Petrol fiyatları düşünce bu pazar, yeni keşif iştahının buharlaştığı bir dönemde, Avrupalı ​​petrol devlerine kredi yaratmak için projelere yatırım yapmanın basit ve kullanışlı bir iş olduğunu göstererek yeni gelir akışları sunuyor.

Dünyada karbonun giderek daha fazla kısıtlandığı bir zamanda, karbon tutumuna yatırım yapmak anlamlı ve zamanla iyi bir ticari imkan kazanacak.

Ancak, Büyük petrolün (Big Oil) müdahalesi çevrecileri ikiye bölüyor. Bir kısmı, büyük kirleticilerin doğanın korunmasına yönelik ilgisini memnuniyetle karşılanıyor, fakat büyük ölçüde kendi yarattıkları bir sorunu çözme girişimlerinden yararlanabilecekleri bir pazardaki projelerde rol almak istemelerini

Avrupa Birliği, Kaliforniya ve Avustralya gibi bazı endüstriler, kanunla korunan karbon ticareti planları kapsamında yer alsa da, dünyanın çoğunda böyle devlet destekli piyasalar maalesef yok. Bu durum, çoğu yayıcıyı son 15 yılda başlayan küçük, bir avuç gönüllünün oluşturduğu karbon dengeleme piyasasıyla baş başa bırakıyor.

Ve daha fazla kredi arandıkça fiyatın artması bekleniyor.

Örneğin Shell’in bütçeleri, 2050’ye kadar tonu 85 dolar olan veya yaklaşık 70 avro karbon fiyatına dayanıyor; bu, AB karbon ticareti planındaki 30 avronun biraz altındaki mevcut fiyatın iki katından fazla.

Her gönüllü pazar kendi giriş kurallarının olmasıyla birlikte, genellikle ormanları veya sulak alanları koruyan, odun veya kömür yakan sobaları daha temiz yakıt kullananlarla değiştirmeye yardımcı olan, karbon azaltıcı projeler için kredileri onaylayarak çalışır.

Verilere göre, geçen yıl tüm gönüllü karbon dengeleme piyasası yaklaşık 300 milyon dolar değerindeydi ve yaklaşık 104 milyon ton karbondioksit eşdeğeri (CO2e) karşılığında dengelenmiştir.

Hesaplamalara göre, 2019 yılında yalnızca enerji sektörü tarafından salınan 33 milyar ton CO2e ile karşılaştırıldığında, bunun 2,1 milyar tonunun Avrupalı ana enerji şirketlerinin ürünlerinden kaynaklandığı gözüküyor.

Kasım ayında yayınlanan bir raporda, gönüllü pazarın felaketlere neden olacak bir iklim değişikliğini önleme hedefine ulaşabilmesi için 15 kat daha büyümesi gerektiği düşünülüyor.

Ana petrol şirketleri, kendilerine yeni karbon nötr dünya düzeninde yerleş oluşturmaya çalışırken, büyüyen bir rol oynuyorlar. Örneğin Total’in kredi oluşturmaya yönelik doğa temelli çözümler için yılda 100 milyon dolar civarında ayırdığı söyleniyor. Shell’inde önümüzdeki bir veya iki yıl boyunca doğa temelli karbon dengelemelerine ortalama 100 milyon dolar harcamayı planladığı konuşuluyor.

BP’nin Finite Carbon’a yatırımı, arazi sahiplerinin yeni ağaç dikiminden veya mevcut ormanlık alanların korunmasından para kazanmasına olanak tanıyan yazılıma yöneldi.

İngiliz bankası Barclays’e göre, yayıcıların 120-360 milyar dolarlık harcamaları sayesinde bu tür doğa temelli dengelemelerin yılda 12 milyar tona kadar emisyonu ortadan kaldırabileceği tahmin ediliyor.

Ancak, bir projenin karbon etkisini değerlendirmek veya kredileri fiyatlandırmak için küresel bir standart olmadığından, aynı proje için alınan bir kredi, satışta diğerinden daha yüksek kazanç getirebilir.