Hürmüz Boğazı’ndan geçen Tankerler, LNG taşıyıcıları, gemi sahipleri ve işletmecileri de dahil olmak üzere nakliye şirketleri risk altında
Gemi sahipleri, işletmeciler ve nakliyeciler Orta Doğu’da gerilimin artmasından çok rahatsız. Bu durum navlun bedellerinin keskin bir şekilde artmasını, daha yüksek savaş sigortası primlerini ve muhtemel risklerin azaltılmasıyla ilgili çalışmaları beraberinde getiriyor.
Geçen hafta Perşembe günü bir ABD dron saldırısı sonrasında İran General Qassem Soleimani’nin Bağdat’da öldürülmesinden sonra İngiltere ve İngiltere bağlantılı bayrak taşıyan gemilerin armatörleri gemilerine İran sahilinden uzak seyretmeleri ve İran sularından uzak durmaları talimatını verdi. Hatta Hürmüz Boğazı‘ndan geçerken gemilerin hızının en üst düzeye çıkarılması ve bir an önce riskli bölgeden çıkılması tavsiyesinde bulundu.
ABD Energy Information Administration (EIA) göre, 2018’de Hürmüz Boğazı’ndan petrol akışı ortalama 21 milyon b / d veya küresel petrol tüketiminin yaklaşık% 21’ine eşit.
Hürmüz Boğazı, taşınan büyük hacimlerdeki petrol nedeniyle dünyanın en önemli geçidi. İran geçmişte bölgede savaş durumunda su yolunu kapatma tehdidin de bulunduğu için İngiltere Hürmüz Boğazı çevresinde güvenliği artırıyor.
YÜKSEK DENİZ SALDIRISI RİSKİ
Singapur merkezli gemi brokerleri, saldırının gerçekleşmesinden bu yana risk yönetimi ekiplerinin toplantılarda bulunduğunu ve durumun 2019’un tanker saldırılarından çok daha ciddi olduğunu, beklentilerinin fazlasıyla endişe verici olduğunu açıkladı.
Hadisenin yılbaşı tatilinin hemen sonrasında olmasından ötürü navlun piyasasındaki tepkisi henüz görülmedi. Bu hafta resmin daha net olması beklenmekte.
Bölgedeki gemilere yönelik yüksek tehdidin öncelikle ABD ve Suudi bayraklı gemilere yönelmesi muhtemel. ABD ile ilişkili ülkelerin bayraklarını taşıyan gemiler de yüksek risk altında. ABD kargoları, varlıkları taşıyan, veya ekonomik çıkarlarıyla bağlantılı gemiler için de risk oldukça yüksek.
Bunkerist
